Hikayede adı geçen kişi ve
kurumlar tamamiyle hayal
ürünüdür.
Salı,21.12.2004
ÇILGIN SEDAT
30 Şubat 2004 günü yine normal günlerden biriydi. Ben
ve 3 arkadaş yine okuldan kaçıyorduk, daha doğrusu kaçacağımızı sanıyorduk.
Zaten hazır olan çantalarımızı sırtladık ve yola koyulduk. Tam ufukta kapı
görünmüştü ki kalp atışlarımız hızlandı; çünkü Çılgın yine kulübesindeydi. Hiç
görmemiş gibi yaparak yolumuza devam ettik. Tam kapıdan çıkıyorduk ki Çılgın
adeta bir Malkoçoğlu edasıyla önümüze atladı ve:
-“Siz nereye gittiğinizi sanıyorsunuz.”dedi.
Biz de konuşmanın bir şeyi değiştirmeyeceğini
bildiğimiz için boynumuz bükük Halil Hoca’nın şerrine doğru yola çıktık.
Şerrine diyorum; çünkü Halil Hoca’nın verdiği ve yapmayanın sağ kalamayacağı
bir ödev vardı ve biz de bunu yapmamıştık, asıl kaçış nedenimizde buydu. Yinede
sağ kalırsak yarınki basketbol maçına gideriz diye kendimize moral verdik.
Neyse o günü sağ atlattık. Ertesi gün maç için her
zaman olduğu gibi izin yazmadılar. Bize de takımımızı desteklemek için kaçmaktan
başka çare bırakmadılar. 4 kafadar yine kapıya yöneldik. Ama ne yazık ki Çılgın
yine oradaydı. Yine de bir umut yola devam ettik ve normal olarak yine
çıkamadık. Çılgın bizi çevirdiğinde Alper:
-“Allah cezanı verecek Sedat Abi.” dedi.
Tam geri dönmüş gidiyorduk ki Çılgın’a bir tırın
girmesi ve Çılgın’ın havalanmasıyla şok olduk. Çılgın’ın havadeyken söylediği
son söz “geri geleceğim” oldu.
Aradan üç yıl geçmişti. Artık lise son öğrencisiydik.
Çılgın’ın havalanışından bu yana hiç kaçmamıştık; en azından haftada bire
indirmiştik. Bir gün yine bir basketbol maçı için okuldan kaçıyorduk. Okul o
olaydan bu yana kapıya bekçi almamıştı. Bizde bunun verdiği rahatlıkla kapıdan
çıkıyorduk ki bir ses işittim: “Nereye gittiğinizi sanıyorsunuz.”. Yoksa bu o
muydu? Gerçekten geri mi dönmüştü? Arkamı döndüm ve o oradaydı. Çılgın karşımda
duruyordu. Bizimkileri dürttüm, bakın dedim… Fakat orada yoktu. Ne oldu neye
bakalım dediler, hiç hiçbir şeye dedim ve çıkıp gittik.
Şu anda yıl 2030. Türkiye hala AB’ye girmek için
müzakere sürecinde, Bülent Ecevit gelecek seçimlerde cumhurbaşkanı adayı
olacağını açıkladı, Amerika hala Irak’tan çıkmadı… Yani hiçbir şey değişmedi.
Evet hiçbir şey, ben hala okulun önünden geçerken Çılgın’ı görür gibi olurum.
İçimde hafif bir tebessüm uyanır ve de büyük bir üzüntü.
Burak Bora